HABER ÖTESİ: Vakıf ve Şirketlerin İçini Boşaltma Organizasyonu - Bölüm 2: TUNA A.Ş.'deki Şaibeli Hisse ve Gayrimenkul Devirleri!
Günlerdir Anadolu Üniversitesi'ne ait kaynakların, Yılmaz Büyükerşen, Ahmet Durmaz, Nezih Orhan ve Yavuz Tuna tarafından kurulan organize bir ağ ile Anadolu Üniversitesi'ne bağlı bazı vakıf kuruluşlar üzerinden kendi kontrollerindeki vakıf ve şirketlere aktarıldığını yazıyoruz. "Haber Ötesi", bugünkü dosyasında bu ağın merkezindeki şirketlerden biri olan TUNA A.Ş.'yi mercek altına alıyor.
TUNA A.Ş.: Üniversite Kaynaklarından Oluşan Bir Servet Havuzu mu?
TUNA A.Ş., 1987 yılında kurulmuş olup, Anadolu Üniversitesi kaynakları ile elde edilen önemli varlıklara sahip. Bu varlıklar arasında; Alanya Okurcalar'da bulunan 5 yıldızlı Otel Aventura, Özel Çağdaş Okulları, 2 adet 2017 ve 2018 model Audi A4, 1 adet 2017 model Audi A6, 1 adet 2009 model VW Jetta marka araç ve diğer gayrimenkuller bulunuyor.
Şirket 1991 yılında, Üniversitenin kaynaklarının aktarıldığı vakıf ve şirketler olan ESBAV, ETAM ve EDEV'in tüm paylarını satın almasıyla onların ortaklığına giriyor. Bu dönemde payların neredeyse tamamına ETAM A.Ş. sahipken, 2006'dan itibaren ESBAV ve EDEV de şirkete ortak oluyor. Ancak, Anadolu Üniversitesi'ne ait EDEV, 2012 yılında payını ESBAV'a devrederek ortaklıktan ayrılıyor. Habere göre, bu tarihten sonra Anadolu Üniversitesi'nin ETAM, ESBAV ve TUNA A.Ş. ile hiçbir bağı ve ilişkisi kalmıyor. Her iki vakıf ile şirket, Yılmaz Büyükerşen, Ahmet Durmaz ve damat Yavuz Tuna tarafından idare edilmeye başlanıyor.
Büyükerşen ailesinin ortaklığı bulunan tek şirket olan TUNA A.Ş.'de, Ahmet Durmaz 2012, Yılmaz Büyükerşen 2015, ailesi ise 2017 yılından itibaren hisse sahibi olmaya başlıyor. Büyükerşen ailesi ile Ahmet Durmaz'ın hisse payı, sermaye artırımları ve hisse satışları ile yaklaşık %7,7'ye çıkıyor.
Habere göre, 2015 yılı ile 2020 yılı kıyaslandığında şahıs hisse oranı 12 ila 12,5 kat artıyor. Özellikle dikkat çekilen nokta ise, 2021 yılı değerlerine göre Özel Çağdaş Okulları ve Alanya Okurcalar'daki 5 yıldızlı otelin toplam değerinin 238.778.653,63 TL (26 milyon 530 bin dolar) olarak raporlara geçmesi. Bugünkü kur üzerinden bu değerin ortalama 1 milyar 100 milyon TL gibi devasa bir karşılığa tekabül ettiği belirtiliyor. Üstelik TUNA A.Ş.'nin %85 oranında hâkim ortağı olan ESBAV ve ETAM'ın da tamamen Büyükerşen ailesinin kontrolünde olduğu iddia ediliyor.
TUNA A.Ş.'nin İçinin Boşaltılması İddiaları
Habere göre, TUNA A.Ş. Yönetim Kurulu'nun 24.02.2016 tarihli toplantısında alınan karar ile, şirketin ortaklarından ETAM Ltd. Şti.'nin sahip olduğu 1.035.009 adet Tuna A.Ş. hissesinden 26.509 adedi, beher değeri 1,13 TL üzerinden Ahmet Durmaz'a devrediliyor. Akabinde Ahmet Durmaz, bu hisselerin tamamını, aynı miktar ve bedelle 26 Şubat 2016 tarihinde Yılmaz Büyükerşen'e devrediyor.
Burada dikkat çekici olan, üç ay önce Ahmet Durmaz'ın satın aldığı hisselerin, aynı miktar ve bedelde Yılmaz Büyükerşen'e devredilmesi. Haberde bu durum, şirket hisselerinin gerçek piyasa değerinden çok daha düşük bir bedelle el değiştirmesi suretiyle "gizli devir" şeklinde takla attırıldığı olarak yorumlanıyor. İddiaya göre, hisse bedelinin 5,31 TL olması gerekirken, yalnızca 1,13 TL'den işlem yapıldığı ve şirketin bu işlemden büyük zarara uğratıldığı belirtiliyor.
Aynı şekilde, ETAM A.Ş. Yönetim Kurulu'nun 26.02.2018 tarihli toplantısında, ETAM A.Ş.'nin acil nakit ihtiyacını çözebilmek amacıyla, ETAM A.Ş.'nin Tuna A.Ş.'nin nama yazılı hisselerinden 25.000 adedi, beheri 1,2 TL'den Yılmaz Büyükerşen'e satılıyor. Oysa satışın yapıldığı tarih itibariyle sermayesi 16.591.770 TL olan Tuna A.Ş.'nin hisselerinin, değerleme raporlarına göre beher 8,54 TL'den işlem görmesi gerektiği ifade ediliyor. Bu durumda kamuya ait vakıf kaynaklarının açıkça zarara uğratıldığı iddiası dile getiriliyor. Aynı toplantıda alınan kararla, ETAM A.Ş.'nin sahip olduğu Tuna A.Ş.'nin 158.030 adet hissesinin, yine beheri 1,2 TL'den "ortaklardan şüpheli" Ahmet Durmaz'a satılmasına oy birliği ile karar verildiği belirtiliyor.
Gayrimenkul Satışları ve Güveni Kötüye Kullanma İddiası
Tuna A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Durmaz'a, hazırlanan değerleme raporuna göre Tuna A.Ş. aleyhine oluşan 619.518,44 TL zarar ile birlikte bazı gayrimenkullerin de satışı gerçekleştiği iddia ediliyor.
Söz konusu satış kararı altında imzaları bulunan Tuna A.Ş. Yönetim Kurulu üyeleri –şüpheliler– Yılmaz Büyükerşen, Ahmet Durmaz ve Erol Nezih Orhon'un, Ahmet Durmaz lehine ve şirket aleyhine sonuç doğuran bu eylemleri, meslekleri gereği bilgi ve yetkinlik içinde işlem yapmaları gerekirken bu şekilde davranmaları, Türk Ceza Kanunu'nun "Güveni Kötüye Kullanma" başlıklı 155/2. maddesi kapsamında değerlendiriliyor.
Haberde, bu yapının artık yalnızca kamusal denetimin dışında kalmış bir finansal aktarma düzeneği değil, ceza yargılamasının konusu haline geldiği vurgulanıyor. Yargılama tehdidi ortaya çıkmadan önce özel mülkiyete devredilen varlıkların, yalnızca sembolik bir kısmının vakfa iade edilmesinin bütün bu tabloyu değiştirmediği belirtiliyor. Bu yapının, kamuya ait kaynakların nasıl adım adım özel şahıslara geçirildiğini gösteren somut bir örnek olduğu ifade ediliyor. Öyle ki bu yapıya artık ESBAV nezdinde bile güven duyulmadığı; Vakıflar Genel Müdürlüğü kararıyla kayyum atandığı ve Çağdaş Okulları'nın da kamu kontrolüne geçtiği belirtiliyor.